SUSMUYORUZ. SİNMİYORUZ. YARGISIZ İNFAZI KABUL ETMİYORUZ.

SUSMUYORUZ. SİNMİYORUZ. YARGISIZ İNFAZI KABUL ETMİYORUZ.

Geçmiş dönem PM Üyesi Güler Buğday kaleme aldığı yazıda;

Bu gün çok farklı bir yazı paylaşacaktım.
CHP’deki birçok insanın tavrını ve davranışlarını kabul etmediği ama alenen yazmaya cesaret edemeyeceği konulardan dolayı Sayın Özgür Özeli uyaracaktım.
Ancak bu gün o gün değil…
Canımıza tak eden “normalleşme, yumuşama” ve hak etmeyenlere verilen itibar sonucu başımıza gelenleri gördükçe yazdığım uyarılarımı ve eleştirilerimi paylaşmaktan vazgeçmedim ama erteledim.
Çünkü bu gün ayrışma değil, haksızlık, hukuksuzluk ve iktidarın emrine teslim olmuş yargının verdiği keyfi karara karşı ülkemin demokrasiye sahip olanlarının omuz omuza olması gereken bir gündür.
Çünkü CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Sayın Ahmet Özer, “PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak” (!) suçlamasıyla tutuklandı ve daha tutuklanma kararı verilmeden Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atandığı iddia edildi.
Aylardır her gün ülkemizin içine düşürüldüğü ve keyfi yönetimin tüm kurumları dejenere ederek, yozlaştırıp çürütüldüğünü yazıyorum.
Hatta, Dostlarım, Yoldaşlarım ve Canlarıma her sabah gönderdiğim “GÜNAYDIN” mesajında bile Tek Adam cuntasının ülkede yarattığı despotizmi, soygun düzenini anlatıp halklarımızın tavır koymasını istiyorum.
Israrla “susmayın, sustukça, sindikçe ve korktukça sıra sizlere de gelecek” diye uyarıyorum…
Keşke ben yanılsaydım.
Ülkemizde ve devlette resmen sapla saman karıştı.
Cumhur ittifakının sorumsuz ama siyasi arenada etkili ve sürekli dönen yedekçisi TBMM kürsüsünden milletin aklını başından alan bir talepte bulundu.
TBMM’nin üçüncü büyük partisi ve milli iradenin temsilcisi olan siyasi partimiz DEM için sürekli hakaret eden ve terörle suçlayan hatta onlara selam verenleri bile terörist ilan eden ZAT, bebek katili terörün başını bu kutsal mekâna davet etti.
Adeta 85 milyon insanı ters köşeye yatırdı.
Bu akıl almaz tavrı ile ülkenin gündemine oturup yaşatılan açlığı-yoksulluğu, bebek katliamını ve yapılan yolsuzlukları unutturdu.
Ancak bu akıl almaz sözlerinden dolayı meydana gelen tepkiler karşısında sözlerini “Barış ve Kardeşlik” sosu ile süsleyip halkların bir kısmını kandırdı.
Oysa Devlet Bahçeli’nin gerçek amacının ısrarla uymayıp istismar ettikleri Anayasayı değiştirmek TEK ADAMI ölene kadar başta tutmak olduğunu siyaseti doğru okuyan herkes görebiliyordu.
Uzatmaya gerek yok.
Sürekli iktidarda güç sahibi olmak isteyen ve bunu da sürekli yancılık yaparak başaran kadrolarını devlette söz sahibi yapan bu ZAT ve ondan güç alanlar inanılmazı yaptılar.
Sürekli yanında mafya babalarıyla poz veren, iktidara yön veren ve sonunda koltuklarını bırakmamak için “Bebek Katilini” TBMM davet edenler ve Tek Adam yine halklarımızı ters köşe yaptılar!!!
Sözde ülkede barış ve kardeşlik olacaktı…
Kürtleri sevmeyen “TÜRK” olamayacaktı!!!
O halde ne oldu da Esenyurt Belediye Başkanına bu kumpas kuruldu?
57 ilimizden daha fazla nüfusa sahip Esenyurt’ta her iki yurttaştan birinin oyunu alarak seçilmiş Başkanımızdan ne istediler?
Esenyurt Belediye Başkanı saygın bir bilim insanı ve yılların bürokratı olan Prof. Dr. Ahmet Özer’e yönelik sürdürülen operasyonun hakla hukukla bağdaşan yanı yoktur.
Ahmet Özer, 1960 yılında Van’da doğdu. Hacettepe Üniversitesi’nde felsefe bölümü birincilikle bitiren Özer, siyasi yaşamına 2004 yılında SHP’den Van Büyükşehir Belediyesi aday adayı olarak başladı.
2024 yılında CHP’den Türkiye’nin en büyük ilçesi olan Esenyurt için Belediye Başkan adayı olan Ahmet Özer yüzde 49 oranında oy alarak sandıktan birinci çıktı.
30 Ekim 2024 tarihinde Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “terör örgütü üyeliği” soruşturması kapsamında sabahın köründe evinden gözaltına alındı.
Sanki davet edilse gitmeyecekmiş gibi o saate göz altına alınması adeta tüm ülkeye göz dağı vermek olarak kabul görmüştür.
Daha da çirkini ve kabul edilmez tavır ise Esenyurt Belediye binasının kapılarının kırılarak aranması olmuştur.
Bu faşist tavırlara isyan eden ve kabul etmeyen yurttaş ve CHP üyelerinin Esenyurt belediyesi önünde toplanmaları engelenmiştir.
Şu anda da halkın belediyesi abluka altında ve Belediye Başkanı da inanılmaz bir aceleyle ve uydurma iddialarla tutuklanmıştır.
Bu hukuksuzluğa karşın susulamaz.
Asla sessiz kalınamaz…
Bu hukuksuz durum sadece CHP’nin sorunu olarakta algılanamaz.
Türkiye Cumhuriyetinin demokrasiden yana olan tüm yurttaşları bu faşizan düzene tavır koymalıdır.
Tüm namuslu vicdanlı, ahlaklı yurtseverler hangi siyasi parti ve düşünceden olurlarsa olsunlar bu olaya tavır koyup sahip çıkarak faşizme geçit vermeliler.
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.
GÜLER BUĞDAY

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?