Köşe yazarımız Zeki Baştürk makalesinde;

Çok severim deneme türünü ve deneme türündeki yazıları okumayı. Çünkü, yazarın kişisel görüşlerini yansıtır. Okuyucuyu inandırma , düşüncelerini kanıtlama kaygısı yoktur.

Her türlü konu ele alınır. Konu seçmede sınır yoktur.  Sanattan yazına, yasanmışlıklardan doğal güzelliklere dek her konu işlenir. Yazar, kişisel gözlemlerini, deneyimlerini aktarır. Bu nedenle kolay okunur, rahat okunur. İçtendir, doğaldır, sıcaktır deneme türü yazılar. Kesin bir yargıya varılmaz. Sonuç, genelde okuyucuya bırakılır. Bu nedenle çok severim deneme türünü.

Okurken keyif alırım. Bir şeyler öğretir bana. Okuma alışkanlığı kazandırır. Bir başkadır deneme yazıları. Deneme yazarlarını da çok beğenirim. Nurullah Ataç, Sabahattin Eyüboğlu, Vedat Günyol , Salah Birsel, Oktay Akbal, en sevdiğim yazarlardır.

Bu türde en son okuduğum yazar Canan Ekinci Yılmaz. Kitabın yayınlandığını daha önce basından öğrenmiştim. Mudanya Kitap Fuarında karşılaşınca çok sevindim. Kitabını imzaladı bana. Eve döner dönmez büyük bir merakla ve coşkuyla okumaya başladım.

Hemen sarıp sarmalayıverdi beni. Öylesine içten ve doğal ki anlatımı. Öylesine sıcacık ki sözcükleri ve tümceleri. O denli akıcı ve sürükleyici ki . Rahat ve kolay okunan yazılar. Yalın bir dil, akıcı bir anlatım. Deneme türünün tüm özellikleri var bu kitapta.

Yazar, kendi gözlemlerini ve deneyimlerini aktarmış. Kitabına ” Ben’ce” diyerek başlamış. Bu da gösteriyor ki yazılar, tümüyle yazarın kişisel görüş ve düşünceleri. ” Kendimce, gördüğümce, duyduğumca, anladığımca” diye özetlemiş yazılarının içeriğini. Öylesine doğal, öylesine içten, öylesine yalın.

Gözlemler, anılar, izlenimler.. Empati kurabilmek, olaylara başkalarının gözüyle bakabilmek . Göçler, acılar, sıkıntılar, yaşanmışlıklar…Trafik sorunları, pazar yerleri .. Çocuklar, büyükler, yaşlılar.. Eğitim, geçim kaygısı, hayat pahalılığı…. Gençlik, güzellik, başarı.. Unutulmayan aşklar, unutulmayan şarkılar..
Ne ararsanız var bu kitapta. Yaşamın kendisi var.

Kitabın adı: ” Anlat Canan Anlat”. Canan Ekinci Yılmaz da anlatmış da anlatmış.

Kitabın ilginç bir yönü de her yazının başında yazıyı özetleyen, yazının ana fikri diyebileceğimiz bir kaç tümce yer alıyor. Güzel bir uygulama.

Yaşanmışlıklardan, gözlemlerden ders çıkarılacak, ibret alınacak tümcelerle de karşılaşıyorsunuz.
“Merdivenleri çıkarken yanlarından geçtiğiniz kişilere iyi davranın, inerken yine iyi onlarla karşılacaksınız .”

Ne denli gerçek , ne denli uyarıcı bir tümce değil mi?  Saygılı olmayı öneriyor, gelecekte gençlerin de yaşanacağını öngörüyor. İyilikten, güzellikten söz ediyor. Yaşlılığa hazır olup olmadığımızı sorguluyor.

Keyifli, eğlenceli, zevkle okunacak bir kitap. Kitap okumayı sevmeyenlerin bile severek okuyacakları bir yapıt. Kitapseverler ise ellerinden bırakamayacaklar.

Deneme türüne güzel bir yapıt kazandırdığın için sizi yürekten kutlarım Canan Ekinci Yılmaz. Elinize, kaleminize, yüreğinize sağlık. Anlatmayı ve yazmayı sürdürmenizi gönülden dilerim.