Yalçın Konuk’un yeni albümü UZ, diğer projelerinde olduğu gibi yine On Air Music Co. markasıyla yayımlandı.
Konuk, bu yeni albümünde; 7. yüzyıl Göktürk Kağanlığı’nda geçen, ancak zamanın ötesine taşan bir hikâyeyi müzikle yeniden kuruyor.
“UZ”, eski Türkçede “usta, sanatkâr, marifet sahibi” anlamına geliyor. Albüm sadece tarihsel bir anlatıyı yansıtmakla kalmıyor; o dönemin seslerini, ritimlerini ve duygusal yoğunluğunu bugünün müzikal diliyle yeniden hayal ediyor.
Albümün merkezinde yer alan karakter Sunguray, kaybolmuş bir geçmişin yankılarıyla şekillenen bu müzikal dünyanın merkezinde.
Konuk’un yaratım süreci ise sezgisel bir anlatıya dayanıyor. “Ben önce bir hikâye kuruyorum, sonra o dünyada neler çalınırdı diye sezgisel olarak arıyorum” diyor.
“UZ, 7. yüzyılda geçen ama zamansız bir yolculuk. Burada melodilerden çok atmosfer var. Savaş çağrısı, doğa sesleri, nefesin döngüsü… Hepsi gerçek ama hayal ürünü gibi. Bu, benim için müzikal bir anlatı ve sinematik bir deneyim.”
Albümde Öne Çıkan Parçalar:
Sunguray
Bir savaş anının kaçınılmazlığı… Kopuzun sert vuruşları, kesik nefesler ve kadının anlatıcı rolüyle; hem güçlü hem dokunaklı. Parça, aynı zamanda eski Türk toplumlarında kadının temsilini de merkeze taşıyor.
Tangri
Dingin bir boşluk hissiyle başlayan yapı, vurmalı çalgıların yükselişiyle birlikte yaklaşan bir çarpışmanın gerilimini taşıyor. Davullar ve geniş yankılar, ilerleyen bir ordunun ayak seslerini anımsatıyor.
Yoğ
Eski Türkçede “cenaze töreni” anlamına gelen bu parça, duduk enstrümanıyla hayatın ilk ve son nefesi arasındaki geçişi anlatıyor. Nefesin döngüsü, doğum ve ölüm arasında kurulan mistik bir köprüye dönüşüyor.
Toguz
Göktürklerde kutsal kabul edilen 9 rakamından ilham alan bu parça, katmanlı elektronik ses dokularıyla kozmik bir ritüeli çağrıştırıyor. Kadın vokallerle açılan ve tamamen elektronik altyapıya sahip parça, eskiyle yeninin, dünle yarının birleştiği bir yolculuk sunuyor.
Yalçın Konuk albüm ile ilgili olarak: “UZ albümümde net bir metronom yerine organik akan bir ritmik yapı tercih ettim. Davullar ve vurmalılar sert ve tok vuruşlarla savaşçı bir his verirken, kopuzun titreşen tınıları, dudukun hüzünlü nefesi ve gırtlak şarkılarının törensel dokusu, dramatik bir yapı inşa ediyor.
Büyük deri davullar savaş çağrısını yükseltirken, törensel çanlar ve taş vurmalılar doğanın sesleriyle iç içe geçiyor.
Müziğin genel yapısı, keskin melodiler yerine dalgalanan tonlamalarla atmosfer yaratmayı hedefledim. Bu tercihim, bence parçaların tarihsel bir bağlama doğrudan oturmasını engelleyip, onları zamansız bir hâle getiriyor.” Açıklamasında bulundu.
Konuk sözlerine şöyle devam etti: “UZ, geleneksel Türk ve Orta Asya mirasını modern ses tasarımıyla buluşturarak, sinematik bir ses evreni sunuyor. Albüm, Hans Zimmer ya da Max Richter’in minimalist anlatımıyla, Trent Reznor & Atticus Ross’un gergin atmosferleri arasında bir yerde salınıyor.
Epik anlatılar, kültürel derinlik ve zamansız ses yolculukları arayanlar için UZ, gözlerinizi kapattığınızda sizi bambaşka bir zamana taşımayı amaçlıyor; —belki bir Göktürk ordusunun töreninde, belki de Sunguray’ın gözlerinin içine…”
Yalçın Konuk – UZ, şimdi On Air Music Co. etiketiyle tüm dijital platformlarda:
Spotify I Apple Music I fizy