Köşe yazarımız Zeki Baştürk makalesinde;

Güzel bir gün. Birkaç gündür yağan yağmurun yerini pırıl pırıl bir güneş aldı. Masmavi gökyüzü. Masmavi bir deniz. Tüm parlaklığı ile yüzünü gösteren bir güneş.

Doğa canlanmış. Mimozalar, papatyalar, gelincikler süslemiş her yanı. İnsana yaşama sevinci veriyor her şey. Mavi ile yeşilin buluşması güzellik şöleni sunuyor gözlere.

Güneş ve deniz. Biri aydınlık öbürü sonsuzluk. Güneş, aydınlığı muştuluyor ulusumuza. Deniz , Türkiye Cumhuriyeti ‘nin sonsuza dek yaşayacağını vurguluyor. Karanlıklara inat aydınlık gelecek diyor biri. Tüm olumsuzluklara karşın sonsuza dek yaşayacak diyor öbürü. Denizler çoğalacak, okyanuslar olacak diyor ikisi birden.

Hava güzel. Deniz güzel . Deniz çarşaf gibi. Durgun ve sakin. Tüm maviliği ile çağırıyor. ” Hadi gel” diyor. Çağrıya uyulmaz mı? Uyulur elbet. Orhan Veli, diyor ya hani. ” Ne duruyorsun be! At kendini denize. Geride bekleyenin varmış. Aldırma. ” Uyuyorum bu çağrıya. Atıyorum kendimi denizin kollarına.

Bugün böylelikle deniz sezonunu açmış oluyorum. Yaşamak ne güzel şey diyorum. Yaşamak ne güzel şey.

Tüm ulusun, tüm insanlığın böylesine güzellikleri yaşaması umuduyla sağlıklı, güzel, mutlu günler diliyorum herkese. Yaşamak, güzel şey.