Zeki Baştürk yazdı; TOPAL TİLKİ VE YİĞİT ASLAN

Zeki Baştürk yazdı; TOPAL TİLKİ VE YİĞİT ASLAN

Köşe yazarımız Zeki Baştürk makalesinde;

Ülkemizde on altı milyon emeklinin varlığından söz ediliyor. Eşini, çocuklarını, torunlarını da bu sayıya eklersek neredeyse nüfusun yarısını oluşturuyoruz. Nedense, geçinmek,  sağlığımızı korumak,  kimseye el avuç açmadan yaşamak için birilerinin eline, gözünün içine bakıyoruz.

Birileri insafa gelsin de, bizim durumumuzu görse , bize acısa da aylıklarımıza biraz zam yapsa diye bekliyoruz. Gücümüzün ayırdında olmadığımız, gücümüzü birleştirmediğimiz için hep beklenti içindeyiz. Uyarılarına kulak kesiliyor; şükrediyor, sabrediyor, dua ediyoruz ama kimse bizi duymuyor. Duyuramıyoruz sesimizi. Üstelik durumumuz günden güne daha kötüye gidiyor.

Kimimiz, bayramda verilecek ikramiyeye umut bağlamışız. Kimimiz, sağlığımız elvermediği halde iş aramaya koyulmuşuz.  Kimimiz ise haline şükredip eli belinde beklemeyi yeğlemişiz. Birleşmeyi, dayanışmayı usumuza bile getiremiyoruz.  “Hak verilmez alınır” ilkesiyle davranıp hak arama mücadelesine girmeden durumumuzun düzeleceğine inanıyoruz. Bizi yönetenler de bizimle alay edercesine üç kuruşu bize yeterli görüyorlar.

Bir öykücükle söylemek istediklerimi somutlaştırayım:

Adam ormanda dolaşırken çalıların arasında bir tilki görmüş. Ama bu tilkinin dört ayağı da sakatmış.
Adam,
“Bu tilki böyle nasıl yaşıyor?”, diye merak etmiş;
izlemeye başlamış.
Birden çalıların arasından ağzında bir tavukla bir aslan çıkmış gelmiş. Aslan tavuğun yarısını tilkiye vermiş, diğer yarısını kendi yemiş ve çekip gitmiş.

Adam bu mucize karşısında donmuş kalmış.

“Allah’ım” demiş, “Sen kullarını nasıl koruyup kolluyorsun. Ben de sana teslim oluyor ve kendimi sana bırakıyorum.”

Ve gitmiş bir ağacın altına oturmuş, beklemeye başlamış. Bir gün geçmiş, iki gün geçmiş; hiçbir şey olmamış. Adam açlıktan ölecek! Ellerini açmış, göğe seslenmiş:

“Allahım beni görmüyor musun?”

Gökten bir ses gelmiş:
“Görüyorum da şaşırıyorum. Neden topal tilkiyi taklit ettin de, o yiğit aslanı taklit etmedin?”

Ey emekliler! Size sesleniyorum.

Sık sık kendinize bakın! Aynada kendinizi görün.
Sizin rolünüz nedir?
Kimi oynuyorsunuz?

Tilkiyi mi, aslanı mı?

Ne zaman birilerinden bir şeyler bekliyorsanız, bilin ki siz topal tilkisiniz.

Oysa bizler güçlüyüz. Birlik olalım. Birleşelim. Birlikte davranalım. Gücümüzün ayırdına varalım.

Bırakalım topal tilki olmayı. Birilerinden bir şeyler beklemeyelim.  Bir çatı altında toplanalım.  Hepimiz birer  yiğit aslan olalım.

Bir elin nesi var? İki elin sesi var. Birlikten kuvvet doğar. Son günlerin gözde sloganıyla bitirelim yazımızı:
Kurtuluş yok tek başına….

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

115 queries in 1,497 seconds.