Türkiye Cumhuriyeti’nin 23 yıl boyunca temelinden sarsılmasına, İslamo-Faşist anlayışın Tek Adam otokrasisi ile halkımızı aşsız-işsiz-yoksul ve geleceksiz bırakılmasına “DUR ARTIK. BIRAK VE GİT” dedi.

Ülkemizde yıllardır laik ve sosyal bir hukuk devleti olan cumhuriyeti yıkmak için tarikatlara, cemaatlere hatta suç örgütlerine bile imtiyaz sağlayan Saray Sultası sonunda halklarımızın uyanmasına ve direnmesine sebep oldu.

23 Mart tarihe yeniden bir kurtuluş savaşının başladığı gün olarak geçecektir.

Bu sefer halkların mücadelesi; emperyalizmin yerli işbirlikçilerine, demokrasiyi ve hukuku yok edip soygun düzeniyle kendileri varsıllaşırken açlık ve yoksulluğu kendilerine kader yapanlara karşı verildi.

Tek Adam despotluğu siyasallaştırdığı yargıyla faşizmi dayatarak seçilmiş ve halkın güvenini kazanmış ve milli iradenin temsilcilerine karşı hukuksuz uygulamalar yaptı.

Yıllardır seçilmişlerin yerine kayyım atayarak sonunda yargılamadan suçlayarak ve kumpaslar kurarak siyasi önder ve saygın insanları tutsak yaparak haddini aştı.

Kendisini İstanbul’da 4 kez eze eze yenen ve tüm

Ülkenin güvenip sayıp-sevdiği kendisin yoksul bıraktığı halka her türlü hizmeti sunan Ekrem İmamoğlu’nu adeta yok etmek istedi.

Akıl ve mantığın almayacağı bir zorlama ile diplomasını iptal ettirdi.

Sonucu hep birlikte yaşadık.

Sabahın köründe azılı bir katil veya teröristmiş gibi yüzlerce polisle evini kuşatıp çalışma arkadaşlarıyla birlikte göz altına aldırdı ve sonunda haksız hukuksuz tutuklattı.

İşte ondan sonra beklenen oldu.

Bu ülkenin vicdan ve onur sahibi tüm yurttaşları yediden yetmişe, farklı siyasi partilere mensup olsalar da demokrasiye sahip çıkmak için dayanışma içinde inanılmazı yaptılar.

CHP’nin ön seçim sandığının yanında kurduğu dayanışma sandığına milyonlar gelip gönüllü olarak destek verip keyfiyete tavır koyup demokrasi ve ülkenin geleceğine el koydular.

İnanılmazdı sakat olanlar, tekerlekli sandalyeyle gelmiş insanlar, yürüyemeyen ama yardım alarak oy kullanan çok yaşlı insanları görünce ben tüm acılarımı unuttum.

Sağ olsun sevgili evlatlarımdan Fırat Yılmaz gelip beni aldı ve koluma girip yardımcı olarak götürdü.

Ben oy vermeye gelen insanları görünce “Bu iş tamam” dedim.

Bir genel seçimde olduğundan daha fazla heyecan ve kararlılık gördüm.

Artık kimse korkmasın ve susmasın.

Mustafa Kemal Atatürk’ün en zor koşullarda kurduğu Türkiye cumhuriyetini yıkmaya ve halkımızı Tek Adam diktasına biat ettirmeye kimsenin gücünün yetmediğini kanıtladık.

Artık hemen seçim yapılması şart olmuştur.

Özgür Özel CHP’ye lider, Ekrem İmamoğlu tüm ülkenin istediği Cumhur Başkanı olmuştur.

Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.

GÜLER BUĞDAY