Geçmiş dönem PM Üyesi Güler Buğday makalesinde;
Bugün Nazım Hikmet’i sevmeyen, şiirleriyle ondan medet ummayan düşmanı bile kalmadı.
İyi ki bizim Nazım Hikmetimiz var. Gururumuz ve onurumuz olan ustaya tüm dünya hayran ve saygılı.
Kıyaslama yapmak istemem ustayı halkları bölen ve nefreti yöntem yapanlarla çünkü haksızlık ve saygısızlık olur.
Gönüller sultanı ve yol gösteren Nazım kendini nasıl anlatmış:
1902’de doğdum
doğduğum şehre dönmedim bir daha
geriye dönmeyi sevmem.
üç yaşımda Halep’te paşa torunluğu ettim
on dokuzumda Moskova’da komünist Üniversite öğrenciliği
kırk dokuzumda yine Moskova’da Tseka-parti konukluğu ve
on dördümden beri şairlik ederim.
kimi insan otların kimi insan balıkların çeşidini bilir
ben ayrılıkların
kimi insan ezbere sayar yıldızların adını
ben hasretlerin
hapislerde de yattım büyük otellerde de
açlık çektim açlık grevi de içinde ve tatmadığım yemek yok gibidir.
Saygılarım Nazım Hikmet’e ve onu doğru anlayanlara.
GÜLER BUĞDAY