KADİR YAĞIZ;”ŞUBEMİZİ AÇIYORUZ”..!!

KADİR YAĞIZ;”ŞUBEMİZİ AÇIYORUZ”..!!

Genç olmanın vermiş olduğu avantajla saha çalışmalarına aralıksız devam ederek Şube olacak sayıya ulaşmış olan Manevi,İlkeli, Liyakatli Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası Mil Diyanet Sen Bursa İl Başkanı Kadir Yağız ile başta okuyucularımızdan gelen sorulara cevaplar olmak üzere birçok konuyu ele aldığımız, masaya yatırdığımız detaylı bir röportaj gerçekleştirdik.

*** Kadir Başkanım, öncelikle bizleri, ekibimizi konuk edip ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum.Tabii size konuk olacağımızı sosyal medyadan da paylaşınca oradan da yüzlerce soru geldi, sorularımıza geçmeden Kadir Yağız kimdir kısaca sizi tanımak isteriz.

—- Bizlere, sendikamıza böylesine güzel bir fırsat tanımış olmanızdan dolayı ben de sizlere teşekkür etmek istiyorum.Ben Kadir Yağız 1993 doğumluyum, evliyim, 3 çocuk babasıyım, Diyanet İşleri Başkanlığında 2012 yılında göreve başladım elhamdülillah. 13 yıldan beri de bu meslekte devam ediyoruz. Önce Tabii İmamlık, sonrasında veri hazırlama kadrosunda görevimizi ifa etmeye çalışıyoruz.Sendikacılığa girişimde hemen hemen 5 yıl kadar oldu. Önce İnegöl’de İlçe temsilcisi olaraktan görev aldım son 2 yıldır da Bursa İl Başkanı olarak Elhamdülillah devam ediyorum.Bugün yarın artık şubemizi açıyoruz ve şube başkanı olarak da İnşallah faaliyetlerimize devam edeceğiz.

***Manevi, İlkeli, Liyakatli, Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası Mil Diyanet-Sen ismi de bayağı uzun değerli başkanım neyi amaçlamaktasınız sendika olarak bunlarla ilgili bize neler söylersiniz?

AMACIMIZ MİLLİ, MANEVİ VE AHLAKİ DEĞERLERE SAHİP ÇIKMAK OLACAK..!!

—- Amacımız Milli manevi ve ahlaki değerlerimizi sahip çıkarak, kendi karakterimizden de ödün vermeden bu tür hizmetleri daha da güzel bir hale getirmeye çalışmak için kendimizi seferber ettik. İnşallah bu şekilde devam edeceğiz.

*** Sırayla yavaş yavaş sorulardan gidelim isterseniz başkanım.Bilhassa bu Dernek konusunda birçok soru gelmiş başkanım bu soruyla başlayalım isterseniz.

DERNEKLER DİYANET İŞLERİ BÜNYESİNDE OLMALI..!!

—- Diyanet İşleri başkanlığımız bünyesinde görev yapan imam hatip, müezzin ve kayyım ve hatta Kur’an kursu öğreticisi ünvanındaki hocalarımızın en sıkıntılı olan problemlerinden bir tanesi bu dernekler konusu.Genellikle alan kesim diyoruz ya dışarıdan gelenler senin derdinden anlamıyor sürekli bir yerlerden baskı yapmaya çalışıyor ve bazen de açıkçası bunun yanında Hayır sahiplerini de görebiliyoruz.Bazı durumlarda Allah razı olsun gönül olarak da yapabiliyorlar ama ben buranın sahibiyim ben ne dersem o olur düşüncesi ile hareket ediyor dernekler de yine aynı psikolojide. Ben Dernek başkanıyım buranın amiri benim ben ne dersem o olur düşüncesi ile hareket ettikleri için kendi kafalarında farklı bir yapıya sahipler. O yüzden kesinlikle Diyanet İşleri Başkanlığı’nın buna el atıp bütün derneklerin Diyanet işareti çatısı altında olması ve dışarıdan olan insanların buradan uzaklaştırılarak buradaki bu Dernek Başkanlığı konumuna bizim din görevlisi hocalarımızın gelmesi gerekir ki sıkıntılar tamamen en aza indirgenmiş olsun..

*** Gelen sorulara baktığımızda yine tayin ve atamalarla ilgili bayağı sorunların yaşandığını görüyoruz başkanım?

AYNI KOLAYLIKLAR SAĞLANMALI..!!

— Şöyle söyleyebilirim nasıl ki Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde görev yapan hocalarımızın, öğretmenlerimizin bir yerden bir yere nakil olurken hiçbir şekilde sınava girmeksizin ne yazılı ne de mülakata girmeden atamaları yapılıyorsa aynısının Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde görev yapan hocalarımıza da uygulanmasını bu şekilde yapılmasını istiyoruz.Çünkü sürekli ve devamlı olarak hem yazılı hem mülakat sınavına girmek ister istemez kurumumuzu zedeleyen ve de görev yapan din görevlilerimizi affedersiniz aşağılayan bir durum. Burada bazen Diyanet İşleri Başkanlığımızın üst yöneticilerinin ya da amirlerimizin söylemi işte okuma alışkanlığı artsın düşüncesiyle bunu yapıyoruz diyorlar ama kesinlikle biz sendika olaraktan da şahsi olaraktan da bunu doğru bulmuyoruz.Yani bu şekilde bir muamele Diyanet İşleri Başkanlığı çatısındaki din görevlilerimize yapılmasını tasvip etmiyoruz.

*** Tabii yine yetki ile ilgili onun üzerinde soru gelmiş başkanım. Yetki bizde diyorlar ama yetkiyi tam uygulamıyorlar onu yaptık bunu yaptık şunu yaptık gibi şeyler duyuyoruz basından sosyal medyadan ama dönüp baktığımızda herhangi bir şey yok ,gelişme yok gibi geliyor.Bu konuda başkanımız ne der diye size soru sormuşlar.

YETKİDEN ZİYADE BİZ ETKİYE BAKIYORUZ..!!

—Yetkiden ziyade biz etkiye bakıyoruz. 2019 yılında kurulmuş bir sendikayız. Konfederasyon olarak, kendimiz Mil Diyanet Sen olarak çok güzel başarılara imza attık. Bu zamana kadar hiçbir şekilde hiçbir sendika ahlaki ve manevi değerlere sahip çıkma anlamında harekette bulunmadı. Ama tabii din görevlilerimizin kamu görevlilerimizin bütün haklarını almasında hepimiz sonuna kadar bu durumu savunuyoruz ve savunacağız. Ancak burada göz ardı edilen bir durum da her zaman dediğimiz gibi manevi ve ahlaki değerler.En başında da bunun Lgbt dernekleri geliyor.Türkiye’de 22 tane Lgbt Derneği var,yine bunların işbirlikçileri de var gördüğümüz kadarıyla. Televizyonlara baktığımızda ailecek izleyebileceğimiz bir film dizi yok. Her 3 dakikada bir 5 dakikada bir neredeyse müstehcen kabul edilebilecek sahneler çıkıyor.Bu anlamda Rtük’e de büyük görev düşüyor. O yüzden Rtük’le ilgili ahlak yasasının kurulmasını talep ediyoruz bu değerlerin daha da korunması açısından destek bekliyoruz sağ olsun Sayın Cumhurbaşkanımız da bu Lgbt derneklerinin kapatılmasına ilişkin açıklamalar yapıyor yine aynı şekilde TikTok ile alakalı gerekli düzenlemelerde yapılıyor. İnşallah bu konuda toplumdan daha da fazla destek bekliyoruz.Ama şu da var çok fazla sayı ile bazen sendikalar güç zehirlenmesini tutulabiliyor, bunu da biz Diyanet’te de kamu sendikalarında da görebiliyoruz. Bir şeyler olduktan sonra mücadelemiz sonuç verdi linki ile ön plana çıkmak değil amacımız .Gerçekten güzel hizmetler yapıp yapmış olduğumuz hizmetlerden de bahsettirebilmek önemli olan. Ve bunun da gerçekten insanlar tarafından da kamu personelleri tarafından da takdir edilmesi bizim için çok önemli kazanımdır.

*** Yine yaz ayları boyunca gerçekleşen Kur’an kurslarını oraya giden çocuklarımızın gençlerimizin Kur’an eğitimleri ile ilgili sorular gelmiş.

6 HAFTA- 4 SAAT EN UYGUNUDUR KANAATİNDEYİM..!!

—- Aslında baktığımız zaman sıkıntımız çok, bu sıkıntıların biraz üzerinde durup birlikte hareket edebilmek önemli.Yani herkesin bir tarafa çekmesi sorunların daha da çok ayyuka çıkması ve daha da çözümsüz hale gelmesine katkı sağlamış oluyor. O yüzden Kur’an kursları ile alakalı ben Kur’an kursları birimlerinden sorumluyum. Baktığımız zaman çocuklarımız yaz tatili sürecinde din görevlerimizden öğrencilerimizden ziyade veliler büyük kazanımlar bekliyorlar.Bununla alakalı çocuklarını çok fazla sıkmadan din görevlilerimizin de kendini din görevlisi olmaları onların tatil süreçleri insanlarda ister istemez yorgunluk ya da kafa dayanıklı diyoruz ya bunların da önlenmesi açısından kesinlikle 6 hafta en ideal olanıdır kanaatindeyim ve 6 hafta boyunca 4 saat en uygun olanı, bu şekilde olması durumunda çok uygun olur.Hani dershanelerde hızlandırılmış eğitim diyoruz ya aynen o şekilde olması durumunda bir nevi bunun gibi hem öğrencilerin motive olması konusunda, ve din görevlilerimizin daha da rahat hareket edebilmeleri açısından bunun bu şekilde yapılmasının çok uygun olacağını düşünüyoruz.

*** Yardımcı hizmetlilerin genel hizmetlere geçmesi ile ile ilgili yine 7- 8 soru gelmiş başkanım?

ATILMIŞ SOMUT BİR ADIM YOK MAALESEF..!!

— Bu bütün kamu kurumlarında çalışan Personelimizin ciddi bir sıkıntısı ve yıllardan beri dile getiriliyor ancak atılmış hiçbir somut adım yok.Bizim Diyanet İşleri bünyesinde görev yapan Yardımcı hizmetler sınıfındaki personelimizde İmam Hatip ve müezzin Kayyım kadrosunda Yardımcı hizmetler sınıfına aslında kademe düşürme ya da unvan düşürme durumu ile karşı karşıya kalıyorlar.Çünkü köylerde bazı yaşamış olduğu sıkıntılardan dolayı veyahut çocuklarının eğitiminden kaynaklı durumlardan dolayı yardımcı hizmetler sınıfına geçiş yapmaya ne yazık ki mecbur hale geldiler. Gerçekten Diyanet’imizin Temel yapı taşını oluşturan ve bu tür zorluğa rağmen geçiş yapan hocalarımızın tez zamanda gerçekten de nasıl söyleyeyim elindeki diplomaya göre bunlar değerlendirilerek kesinlikle bu çerçevede veri hazırlama veya kontrol işletmeni olarak bu ünvanlara bir defaya mahsus kaydıyla geçirilmesini talep ediyoruz.Bununla alakalı da genel başkanımız ve konfederasyon başkanımız da hem Diyanet İşleri Başkanımız hem de yetkili bakanlarımıza gerekli talepleri ilettiler. İnşallah çözüme ulaşacağı kanaatindeyiz.

*** Gelen sorulara baktığımızda yine emekli olayım mı, olmayayım mı.Emekli olursam maaşım düşer mi diye yine size sormak istemişler ,sizden akıl almak istemişler başkanım?

SEYYANEN ZAMDAN SONRA FARK ARTTI..!!

— Ne yazık ki bu sıkıntı en son verilen seyyanen zamdan sonra aradaki fark iyice arttı. Din görevlisi hocalarımızın yine baktığımız zaman 3.600 ek göstergeden yararlanabiliyor ama Genel idari hizmetler sınıfında olan din görevlisi hocalarımız bu fırsattan istifade edemiyor ve ister istemez aradaki fark daha da açılmış oluyor. Ki bizim kendi kurumumuzda görev yapan arkadaşlar artık genel idari hizmetler sınıfından din hizmetleri sınıfına geçiş yapma mecburiyetinde kalıyorlar, sırf 3600’den isim ifade edip bir nebze olsun emeklilik hayatında destek sağlasın düşüncesine kapılıyorlar. Devletimizin memuruna karşı yapmış olduğu en büyük hatalardan biri bence bu, 1. dereceye düşen tüm kamu görevlisi personeline 3600 ek göstergenin vermesini Biz sendikA olarak da talep ettik yine İnşallah cumhurbaşkanımızda bu konuyla ilgili söz vermişti. Bu 3600 ek göstergenin herkese verilmesini istiyoruz gündemde olmasını değil ,işleme geçirilmesini bekliyoruz.

*** Lojman sıkıntılarıyla ilgili yine birçok soru gelmiş başkanım?

LOJMAN SIKINTISI ÇOK CİDDİ BİR SORUN..!!
—- Lojman hiç sıkıntısı çok ciddi bir sıkıntı ,diğer kamu personeli gibi merkezi bir yerde görev yapan din görevlisi hocalarımız yine durumlar dahilinde eğer ki bir lojman yoksa kiraya çıkma mecburiyetinde kalıyor. Ama köy yerinde hani halk arasında “dağ başı” ediyoruz ya bayağı köhne, uzak yerlerde görev yapan hocalarımızın zaten görev yapmış olduğu yerde 10 tane, 20 tane, 30 tane hane bulunuyor. Oralarda görev yapan hocalarımızın lojmanlarının mutlaka lojmanı olması gerekiyor. Bu konuyla ilgili hem Konfederasyon olarak hem Mil Diyanet Sen olarak TOKİ başkanıyla ve Çevre Şehircilik Bakanlığı ile gerekli görüşmeler yapıldı. Diyanet İşleri Başkanlığı ile TOKİ Başkanlığı birlikte işbirliği sağlayıp bütün görevlisi bulunan hem köylerde hem merkezi yerlerde bu tür evlerin yapılmasını istiyoruz, biz bu anlamda bunların ücretsiz verilmesini de istemiyoruz durumlar dahili değerlendirerek cüzi miktarda olmak kaydıyla da bunlar ücretli olarak verilebilir.

*** Yine promosyonlarla da ilgili 5-6 soru gelmiş başkanım?

HÜSRANA UĞRADIK..!!
— Promosyonla alakalı Diyanet İşleri Başkanlığımız memurunu ciddi anlamda hüsrana uğrattı.Katılım bankaları ile anlaşmak hepimizin taraftarı olduğu bir durum ancak şu da var diğer kamu personeli promosyon olarak 85-100.000 gibi meblağlar alırken Diyanet İşleri başkanlığımız çatısı altındaki personel için 4.000 TL’lik bir promosyon alması tamamen içler acısı bir durum.Bu kararı alırken kendi aralarında karar vermekten ziyade saha çalışması diyoruz ya sahadaki personellerden bilgi almaları gerekiyor şimdi 4000 liralık bir para bir çerez parası bir market parası. Tamam faizsiz bankalarla anlaşmaya hepimiz varız ama bu bankalarla anlaşması alınırken de gerekli kırmızı çizginin çekilmesi en önemli nokta.Eğer ki promosyon noktasında katılım bankalarıyla böyle bir anlaşma sağlanmasın demiyoruz madem promosyon veremiyorlar, o zaman bir devlet memurunun alacağı maaşın 4 katı ya da 5 katı kadar faizsiz kredi verebilirler. Çünkü arkadaşlarımız ev alacak,araba alacak, eğitim giderleri var onları zor şartlarda bırakmanın anlamı yok, böyle bir kolaylık sağlanabilir diye düşünüyoruz.

*** Kadir başkanım birçok soru sormaya çalıştık,sizden çok değerli cevapları aldık.Son olarak bizim sormayı unuttuğumuz sizin eklemek istediklerinizi alarak tamamlayalım röportajımızı isterseniz?

GÜVENCE BEDELİ ALINMASIN..!!

— Son olarak şunları söylemek isterim.Kesinlikle Cami ve Kur’an kurslarımızın doğalgaz ve elektrik aboneliklerinde güvence bedelinin alınmamasını istiyoruz.Nasıl ki Milli Eğitim Bakanlığı’nda hiçbir şekilde okulların elektrik ve doğalgaz ve hatta tüm kamu kurumlarında hiçbir şekilde güvence bedeli alınmıyorsa aynı şekilde bu hassasiyetin Cami ve Kur’an kurslarımız anlamında da göz ardı edilmemesini bekliyoruz. Bakıyoruz biz de mesela yeni açacak olacağımız Kur’an kursları ve camilerde 70 bin liradan 100.000 liralara kadar varan hatta geçen güvence bedeli talebinde bulunuyorlar. Kesinlikle bunun alınmamasını istiyoruz ve bununla ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da devletin altında bir kurum olmasını herkesin bilmesini ve ona göre hareket edilmesini bekliyoruz, hem sendika olaraktan hem de bir kurumun personeli olaraktan talep ediyoruz ve en kısa zamanda çözüme kavuşturulmasını istiyoruz. Son olarak başta Bursa’da yaşayan üç buçuk milyonu aşkın insanımız olmak üzere yurt genelinde yaşayan 84 milyon insanımıza Bursa’dan selamlarımı gönderiyorum.Diyerek konuşmasını tamamladı.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?