Hürriyetçi Tarım Orman Sendikası Genel Başkan Sayın Muzaffer Genç ile başta okuyucularımızdan gelen sorulara cevaplar aldığımız kapsamlı bir röportaj gerçekleştirdik.
**** Sayın Genel Başkanım öncelikle bizleri, ekibimizi konuk edip ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum sizlere.Hürriyetçi Tarım Orman Sendikası’na konuk olacağımızı sosyal medyadan paylaşınca oradan da birçok soru geldi sorularımıza geçmeden Muzaffer Genç kimdir sizi tanıyarak başlayalım isterseniz.
1994’DEN BERİ SENDİKAL FAALİYETLER İÇERİSİNDEYİM.
—- Bizlere, sendikamıza böylesine güzel bir fırsat tanımış olmanızdan dolayı ben de sizlere teşekkür etmek istiyorum. Ben Muzaffer Genç, Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu’na bağlı Tarım Orman Sendikası’nı 2022 yılında Bursa’da sendikayı kurduk. 2023 yılında 6 sendika kurulması nedeniyle de Konfederasyon olduk.. Ben Erzurumluyum. 1981’de geldim, gittim sonrasında 1991’de geldim o zamandan bu zamana Bursa’dayım. Bursa Tarım İl Müdürlüğü’ndeyim. Çeşitli görevlerde bulundum.Bursa’da idareci olarak da görev yaptık sonrasında sendikacılıkta Türkiye Kamu Sen’in kuruluşunda Bursa’da önemli rol oynadık. 2009 yılından itibaren 2018 yılına kadar Türkiye Kamu Sen’e bağlı, Türk Tarım Orman Sen Bursa şubesi olarak görev yaptım.Daha sonra sendikamızın kapanması nedeniyle şubemiz kapatıldı bizlerde ayrıldık, normal mesleki faaliyetlerimize devam ettik. 1994 yılından itibaren sendikal faaliyetler içerisindeyim. O zamanlar tabii memurlar içerisinde sendikacılık yapmak da suç sayılıyordu biliyorsunuz.O süreçte birçok eylemde bulunduk. Ülke gündemine geldik.Şuan da yeni kurulmuş olan bir sendika olduğumuz için genel merkez olarak Bursa’dayız. Türkiye çapında faaliyet gösteriyoruz. Kuruluş aşamasından itibaren içerisindeyiz. Hürriyetçi Tarım Orman Sendikası Genel Başkanı olarak görev yapmaktayım.
**** İnanın yüzün üstünde soru gelmiş başkanım. Bunların çoğu da tabii yetkiliyiz demelerine rağmen bunu pek fark edemiyoruz diye de birçok sorunun yanında yorumda gelmiş.
ASIL AMAÇ ÜYENİN VE ÇALIŞANLARIN HAKLARINI KORUMAKTIR..!!
—- Şöyle söyleyeyim; 4688 sayılı kanun gereğince her yıl mayıs ayında yapılan sendika bildirimleri neticesinde en fazla üyeye iş olduğunda sahip olan sendikalar yetkili oluyorlar. Kanunen belirlenen bir şey burada da en fazla üyeye sahip olan yetkili olan sendikalar var. Tüm iş kollarında faaliyet gösteren Memur Sen’e bağlı konfederasyonlar yetkili olarak görev yapıyorlar.Sendikamızın kuruluş amaçlarından bir tanesi de 2018 yılında biz ayrıldık ayrıldıktan sonra da 4 yıl içerisinde hem alanlarda, hem söylemlerde hem de üzerinden 3 tane de Toplu sözleşme geçmesine rağmen herhangi bir faaliyet olmadı. Sendikacılığın temeli muhaliftir, muhalif olmasının nedeni üyenin ve çalışanlarının haklarını korumaktır. Kendilerini takdir ettiğimiz durumlar da oldu sonuç itibariyle.Hakları korurken de mücadele etmektir her zeminde mücadele etmektir. Kurumlarda otururken onlarla ilgili mücadele etmektir.
YETKİYİ KULLANMAKTA YETERSİZ KALIYORLAR..!!
Eğer siz belli bir etki göstermek istiyorsanız basın açıklamaları yaparak bunlara etki gösterebilirsiniz, o yetmiyorsa kilitlesel eylemlerle bunların etkinliklerini gösterirsiniz. Kamu çalışanları hayatında 2020 yılında gelen bu pandemiden dolayı da özellikle sağlıkçı arkadaşlarımız onlar iş bırakma ile neticede belli haklarını aldılar ama maalesef yetkili sendikaların bunlarda herhangi bir şeyi olmamaları neticesinde diğer kamu çalışanları hep kaybetmeye mahkum oldu. Son yıllarda sizler de muhakkak takip ediyorsunuzdur mesleki örgütlenmeler biraz daha fazla artmaya başladı. Mühendisler kendine ayrı bir senldika kurmaya başladı, Veteriner Hekimler kendilerine ayrı sendika kurmaya başladı, Doktorlar ve diğer mesleklerde onlar da hep kendilerine göre kurmaya başladılar. Bunların hepsi yetkili Sendikanın etkisini istenilen manada kullanamaması bizim yıllardan beri gelen hep yani iktidarın yanında yer almasından dolayı da ve maalesef sesi de pek çıkamadığı için meydanlara çıkamıyor çalışanların sesini istediği şekilde kitlelere duyuramıyorlar.
**** Genel başkanım gelen sorulara baktığımızda işte özellikle sağlıkla ilgili belirli zamanlarda ücretlerin arttırılması, yine eğitimde uzman öğretmen ,Başöğretmen gibi Çalışanları rahatlatıcı unsurlar devreye girmesine rağmen maalesef Tarım, Orman’da bu tür şeyler olmuyor gibi hatırı sayılır sayıda soru gelmiş.
—- Maalesef işte burada da artık kendilerini örgütleme anlamında gittikleri için kendi seslerini duyurmaları neticesinde kimin artık fazla sesi çıkıyorsa fazla hakkı almanın peşinde oldukları görülüyor. Bizlerde de Hürriyetçi Tarım Orman Sendikası olarak bununla ilgili zaten derecelerimiz vardı ,bizler bunları alamadık. 2 yılda verilmesi gereken özellikle kalkınmada öncelikli yörelerde çalışan arkadaşlarımıza ,sözleşmeli olup geçen arkadaşlarımıza 8 yıllık hizmet süresince disiplin cezası almaması durumunda bir kademe verilmesi,en son 2016 yılında verilen bir dereceden yararlanmaları,yine diğer en büyük kayıplarımızdan biri de 3600 ek gösterge olayı çıktığı zaman , bizim Tarım Bakanlığı genel teknik ve sağlık yani Ziraat Mühendisliği, gıda mühendisliği bunların tekniker ve teknisyenleri maalesef bundan yararlanamadılar.Sadece sağlıktaki tekniker arkadaşlar 3600 ek göstergeden yararlandılar. Ben bunu defalarca da gündeme getirmeme rağmen, Yetkili Sendika şunu söyledi “Bizim bakanlık zaten konuşulmuyor” dedi. Bizim bakanlık zaten orada yoktur bizim Bakanlığın konuşulmaması değil, amaç bizim konuşulmayan bir bakanlığın da konuşulur vaziyete getirilmesi. 3600’den onların da yararlanması gerekiyordu. Bunu yetkili sendikanın yapmaması en büyük handikapımız oluyor maalesef.
HAKLARIMIZI TAM ALMAMIZ İÇİN BİRLİKTE HAREKET EDİLMELİ..!!
90’lı yıllarda her ne kadar görüş farklılıkları olsa da, sendikalar çalışanların haklarını almak için birlikte mücadele ediyorlardı birlikte eylemlerde söylemlerde oluyorlardı. Maalesef en son Mayıs ayında idi galiba bir öğretmen arkadaşımızın öldürülmesi neticesinde oradaki tüm sendikalar eğitim sendikaları başta yetkili ve ikinci en büyük sendika İş bırakma kararı almadılar ama diğer tüm sendikalar alıp onların üyelerinden gelen tepkiler neticesinde onlar da almak neticesinde kaldılar. Maalesef hepsi tek bir hareket etmediler, bir sendika farklı hareket etti.Yetkili Sendika başka farklı bir yerde eylem yaptı. Diğer sendikalarda eylemler yapmış olsalar da eylem niteliği kırılmış oldu.Tüm Türkiye’de çok güzel fotoğraflar verildi çok güzel kareler verildi. Bu sadece bir hak mücadelesi değil, tüm kamu çalışanlarının uygulanan şiddet olaylarında artık gereğinin yapılması anlamında eylemler yapıldı. Çünkü artık öldürülür vaziyete geldiler, makamlarında vurulur vaziyete geldiler. Eğer bir sağlıkçı arkadaşımız hastanede hasta başında iken darba, şiddete maruz kalıyor bizim arkadaşlarımız veteriner hekim arkadaşlarımız,su ürünleri mühendisi arkadaşlarımız, gıda mühendisi mühendis arkadaşlarımız görevlerini yapmış olduğu denetimlerde bir sürü darbe ,tacize, şiddete maruz kalmalarına rağmen halen daha evet yanınızdayız denmiş olmasına rağmen yetkililer tarafından gereği yapılacaktır denilmesine rağmen maalesef yetkili sendikanın bunun üzerinde tam durmağından dolayı bu maalesef kanunun dahi çıkmaması noktasında sıkıntı yaşıyoruz.
*** Yılbaşının yaklaşmış olması asgari ücrete ,emekli aylıklarına gelecek zamların ekranlarda hep gösterilmesi neticesinde Tabii gelen sorular genelde çalışanların haklarının, özlük haklarının, maaşlarının artması yönünde olmuş?
TEŞVİK EDİCİ OLMALI..!!
—- Şöyle söyleyebilirim maalesef çalışma hayatında uygulanan ekonomik politikalarda bölge farklılıkları olmadığından dolayı her bölgeye aynı maaş verildiğinden dolayı fazla herhangi bir etkisi olmuyor. Ancak bazı sınıflarda mesela emniyet hizmetlerinde ve Milli Savunma sınıfında terör bölgelerinde görev yapanlara farklı bir ücret ödeniyor ama onun haricinde yine o bölgelerde çalışan arkadaşlarımıza belli mağduriyet zammı verilmesine rağmen işte Bursa’nın da mağduriyet dediğimiz dağ ilçeleri var. Keles, Orhaneli, Büyükorhan ve Harmancık. Bu ilçelerimizde çalışan arkadaşlarımızda hatta çoğu Bursa’dan gelip gitmekte servislerle gidip geliyorlar. Bunlar da tabii mağduriyet içerisindeler. Bursa’da merkezde çalışan bir arkadaşımızla Büyükorhan’da çalışan arkadaşlarımız aynı ücreti alıyorlar Ama birçok mağduriyet yaşıyor oradaki arkadaşlarımız.Görev mağduriyeti çerçevesi içerisinde bizim arkadaşlarımızın maaşlarını farklılık olması gerekiyor. Şöyle bir örnek vereyim mesela Aksaray’ın bir ilçesinde 80 bin Büyükbaş, 150.000 küçükbaş hayvan var 7 tane veteriner hekim arkadaşımız var orada.Şimdi oradaki arkadaşlarımız da aynı maaşı alıyor. Toplam 80 bin hayvan varlığı olan ildeki arkadaşlarımız da aynı maaşı alıyor. Burada mutlaka Tarım Bakanlığı’nın bunu değerlendirmesi lazım. İnsanların zor koşullarda çalışmaları yoğunlukla çalışmaları durumunda onların teşvik edilmesi lazım. Herkes sonuçta işini yaparken karşılığını bekleyerek yapıyor. Eğer oralarda biraz ücret farklı olursa oralara tercihlerin yoğun olacağını düşünüyoruz, daha da iyi olacağını düşünüyoruz. Sonuçta herkes daha iyi bir yaşam mücadelesi için çalışıyor Bu anlamda mutlaka zor şartlarda yoğun çalışan arkadaşlara da ücret anlamında farklılıkların yapılması gerekiyor. Aslında bu çok zor bir durum da değil halledilebilecek durumlar bunlar hep.
*** Değerli genel başkanım gelen sorulardan derlediğimiz merak edilenler bu kadar ,son olarak bizim sormayı unuttuğumuz sizin eklemek istediklerinizi de alarak tamamlayalım röportajımızı isterseniz?
REFAH PAYI BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ..!!
—- Elbette.Devlet memuriyetinde 40 yıla yakın bir hizmetimiz var.Benim babam da bir devlet memuruydu. 70’li ,80’li yılları da bu anlamda çok iyi biliriz. Hükümetlerin hep bir sözü vardır, Memurları enflasyona ezdirmedik derler.O yıllarda da aynı söz vardı şimdi de aynı söz var. Ama maalesef açıklanan enflasyonla sokaktaki enflasyonun bir olmadığı görülüyor.Bütün yükler memurların omuzlarına yükleniyor.Hem maaşından peşin ödersiniz verginizi sonrasında yapmış olduğunuz tüm alışverişleri hep yüksek fiyata almış olursunuz. O nedenle de biz geçen hafta Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu olarak Türkiye’de TÜİK enflasyonunu reddediyoruz ve refah payı istiyoruz diye bir açıklamamız oldu. Kitlesel basın açıklamamızda kamuoyuna bunları duyurduk. Bu duyurmalarımız neticesinde de umarım yetkililer sesimizi duyarlar .Refah Payı bizim için önemli .Neden önemli? Şundan dolayı önemli diyoruz 2025 yılındaki gelen olabilecek her türlü yeni vergiler,yeniden değerleme oranı anlamında %43 nokta küsür zam geliyor. Biz de buna istinaden dedik ki memura gelecek olan zam da %12 civarı bir zam gelecek. Biz de o nedenle %32’lik bir refah Payı istedik. Bu %32’lik refah payının Ocak ayında %16 ve Temmuz ayında da % 16 verilmesi anlamında mücadelemizi herkese gösterdik. İnşallah bunda başarılı olacağız.
YETKİLİ OLURSAK MASADA SESİMİZ ÇOK GÜR ÇIKAR..!!
Biz yeni kurulmuş olmamıza rağmen kamuoyunun söylediği şekli ile söyleyeyim “Gün be gün büyüyen, gün be gün sözümüzün dinlendiği, gün be gün yaptığınız işlemler ve eylemler neticesinde İnşallah çalışanların gerçek sahibi oluruz. Çalışanların hak ettikleri yere gelmesini istiyoruz. Çalışanlardan da şunu istiyoruz, Çalışanlar da kendileri için 5 yıl ,10 yıl,20 yıl sonra ne olacağını bilmediğimiz bir olay çerçeve içerisinde hareket etmelerinin değil de bugünden kendilerine sahip çıkmanın kendilerine sahip çıkacak sendikalara yönelmelerini ve desteklemelerini istiyoruz. Bunu neden istiyoruz biz tek kişi de olsak aynı eylemi yaparız, Ama yetkili olduğumuz zaman masaya oturduğumuzda onların haklarını çok daha iyi gündeme taşıyacağımızı düşünüyoruz.Son olarak işte 80’li ,90’lı yıllarda ailede bir baba çalışıyordu asgari ücret çerçevesinde,ailesinin geçimini sağlayabiliyordu, il dışında çocuğu Okusa bile.Fakat bugün hem baba çalışıyor hem anne çalışıyor yetmiyor.Emekliler torunlarına harçlık veremiyor, tam tersi çocuklarından harçlık alır duruma geldiler. Bunun mutlaka sorgulanması gerekiyor, insanlar bunu boşuna söylemezler hiç kimse ben geçinemiyorum demez böyle insanlar değiliz, bu çok önemli. Özellikle de alım gücünün gün geçtikçe erimesi i maalesef gelmiş olduğumuz günümüzün en büyük kanıtlarından bir tanesidir .Ben son olarak hem Bursa’da yaşayan tüm meslek grubundan olan çalışanlarımıza ,hem sendikamızda ki, hem de tüm Konfederasyonumuzdaki arkadaşlarımıza Bursa’dan sevgilerimi ,selamlarımı gönderiyorum, esenlikler diliyorum. Diyerek sözlerini tamamladı.