BARIŞ İSTEYENİ, HALKLARIN SEVİP, SAYIP, GÜVENDİKLERİNİ KAYYUMLARLAYOK EDEMEZSİNİZ…

BARIŞ İSTEYENİ, HALKLARIN SEVİP, SAYIP, GÜVENDİKLERİNİ KAYYUMLARLAYOK EDEMEZSİNİZ…

Geçmiş dönem PM üyesi Güler Buğday makalesinde;

Halkın yüksek oyları ile üçüncü kez Mardin Belediye Başkanı seçilen Ahmet Türk, gerçek bir barış insanıdır.
Sayın Ahmet Türk, sadece barış insanı değil namuslu, yürekli ve duyarlı insanların dostu ve bilge bir insandır.
Kendilerini şahsen ben çok uzun yıllardır tanır sever sayar ve çok takdir ederim.
Resimlerde de gördüğünüz gibi birçok kez kendileri ile Belediye Başkan olduğu dönemde buluştuk, beraber olduğumuz dostlardan kendilerini tanıyınca sevip saymayan olmadı.
Hatta barış konusundaki tavrı ve dünyada terörü bitiren ülkeler konusundaki bilgisini aktardığı sohbetleri çok değerli ve kıymetliydi!!!
İnsanlara haksızlık yapmak, hukuksuz bir konumda halklara ve hak edenlere siyasi gasp yöntemi ile gözden düşürmeye çalışmak beyhude bir uğraştır.
Keşke böyle bir haksız, hukuksuz ve utanç veren bir uygulama olmasa bende böyle bir paylaşım yapmak zorunda kalmasaydım.
Çünkü ülkemizde sapla saman bu sefer ayrılamaz bir konumda karıştı.
Cumhur ittifakının yancısı ve hak etmeden çıkarcısı bir yanda terörün başını TBMM’ne davet ediyor.
AKP’nin başıda saray sultasını kalıcı kılmak için “barış ve kardeşlik…” diyerek ve bebek katili Öcalan’dan medet umarak Devlet Bahçeli’ye destek veriyor.
Bu zihniyet, bugüne dek TBMM’nin üçüncü büyük partisine selam verenleri bile terörist ilan ediyorlardı.
Seçimlerde kendilerine destek verenleri aldatıp tükenen ömürlerini sürdürmek için ülkeyi kaosa sürüklüyorlar.
Çünkü Cumhur İttifakı çürüdü ve tükendi.
Güç ve güven kaybettikçe yanlışlar yaptıkça, haksızlık ve hukuksuzluklar yaparak halkları da yoksulluğa ve şiddete maruz bırakıp sindirdiler.
Artık ülkeyi demokrasi içinde ve yasalara bağlı olarak yönetemiyor.
Ne yaparsa yapsınlar halklarda artık güven ve itibar yani destek bulamıyorlar.
Halkların kendilerine vermediği yetkileri hukuksuz bir yöntemle seçilenleri görevden alıp kayyumlarla kendilerine bağlıyorlar.
Esenyurt’ta görevden aldıkları çok yüksek oyla seçilen CHP’li Belediye Başkanımız Prof. Dr. Ahmet Özer yıllarca bir bilim insanı olarak çalışmış saygın ve güvenilen bir insandır.
Ahmet Özer’in yerine usulsüz ve kuralsız olarak atanan Kayyum, adeta derebeyi mantığı ile meclis üyelerini Belediyeye almadığı gibi CHP’ye ait tabelaları bile sökerek insanları tahrik etmiştir.
Meclis üyeleri, milletvekilleri ve CHP İstanbul İl Başkanı ve yurttaşları Belediye binasına almayarak güvenlik güçlerinin engellemesi ve zırlaması sonucunda şiddete başvurulmuştur.
Ülkedeki duyarlı ve namuslu demokrasiden yana olan insanlar bu şiddete ve gaspa karşı tavır koyup kınarken beklenmeyen bir despotizmle yeni kayyumlar atamışlardır.
Bu seferde Mardin’in ve Batman’ın 3. kez olmak üzere Halfeti Belediye Başkanlarını da görevden alıp kayyum atamışlardır.
Aynı kaos ve despotluk bu üç belediyede de yaşanmıştır.
İçeri girmeleri görevleri olan memur, meclis üyesi hatta başkanlar ve Sayın Ahmet Türk bile engellenerek resmen şiddete başvurulmuştur.
Boşuna uğraşıyorlar çünkü çürüyen hamurdan yenecek bir ekmek yapılamaz.
Laik çağdaş, demokrasi ve anayasa ile yönetilen bir ülkede halkların sesi kayyumlarla susturulamaz!..
23 yılda bu iktidar; sadece kendileri ve yandaşlarını varsıllaştırmak, halkları sömürmek, kurumları ve yargıyı siyasallaştırıp hukukun üstünlüğüne ve demokrasiye darbe yaparak ayakta kalmışlardır.
Ülkenin yer altı yer üstü tüm varlıklarını tüketen, mafyanın, çetelerin ve tarikatların güçlenerek ülkemizi Ortadoğu Ülkesi konumuna sokanlarla ülkemiz artık yönetilemez.
Bir yanda ülke barışına her zaman katkı koyan on gün önce devlet adamlarıyla sorun yaşayan kan davalıları barıştıran Ahmet Türk dün sabahın köründe yeniden terörle bağlantılanarak (!) görevden alınmış ve yerine kayyum atanmıştır.
Cumhur ittifakı gerçekten tükenmiş ve bitmiş, devleti de oturdukları koltukları da artık işgal etmektedirler.
Tüm haksızlığa uğrayan Belediye Başkanlarına ve kendisini yakın tanıyan bir insan olarak; evrensel barışın, dostluğun ve yoldaşlığın saygın ismi Ahmet Türk’e geçmiş olsun diyerek saygı ve sevgilerimi yolluyorum.
Uygulanan bu faşizme izin vermeyeceğiz.
Bu karanlık ve kirli günler halklarımızın desteği ile son bulacak ve ülkemiz yine demokrasi içinde özgür bireyler olarak yaşamamıza olanak sağlayacaktır.
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve
kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.
GÜLER BUĞDAY

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?