Geçmiş dönem PM Üyesi Güler Buğday makalesinde; Türkiye Cumhuriyeti’nin 101. kuruluş yıl dönümünde, ülkemizin
her yerinde yediden yetmişe yurttaşlarımız gurur, onur ve coşkuyla 29 Ekim Cumhuriyet bayramımızı ellerinde bayraklarımızla omuz omuza kutluyorlar.
Dünya lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarının saltanatı yıkıp yokluktan var ederek kurdukları Türkiye Cumhuriyeti, halkların desteklediği, özgür bireylerin temsil ettiği;
Barış ve kardeşliğin eşitlik temelinde kabul ettikleri bir yönetim şeklidir.
Bu gün yok edilmek isteyenlere inat o günün çok zor koşullarında kurdukları Türkiye Cumhuriyeti, başta demokrasiyi, laik sistemi, kadın haklarını ve çocuklarımızın güvencesini sağlayan eğitimde çağdaş bir anlayışı ve üreten bir toplumu sağlamış, hak hukuk bilen adaleti herkese eşit kılmış ilke bir yönetimdir.
Ülkemiz topraklarında yaşayan tüm halkların vatanı-yurdu olan ve eşit yurttaşlar olarak hak sahibi olduğumuz Türkiye Cumhuriyetinin 101. Yılını tüm zorluklara ve yoksunluklara karşın göğsümüz kabararak kutluyoruz.
23 yıl süresince emperyalizmin kontrolündeki dinci ve sağcı iktidarın, milli bayramlarımızı kısıtlayarak, yasaklayarak ve engelleyerek etkisiz bir konuma sokmasına karşın başaramamış halklarımız Cumhuriyetine ve bayramına sahip çıkmıştır.
Bu toprakları yurt kabul eden, aynı bayrağın altında gururla yaşayan yurttaşlarımız, Laik Türkiye Cumhuriyetimizi tüm istismar edenlere karşı korumak zorundadır.
Özellikle yıllarca istismar ettikleri ve kendilerinin sığ dünyalarındaki hayal ettikleri şeriat anlayışında bir dikta rejimini kurmak isteyenlere karşın canları pahasına korumak hepimizin görevidir.
Cumhuriyetimizi ve ülkemizi tüm gerici, bağnaz, soygun düzeninin temsilcilerinden kurtarmak görevimizdir.
Bu onurlu göreve sahip çıkan bütün Dost, Yoldaş ve Canlarla birlikte Cumhuriyetimizin 101. yılını kutluyorum.
En başta Türkiye Cumhuriyetimizin kurucusu dünya lideri ve bizlerin vazgeçilmezi baş tacımız olan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve yiğit silah arkadaşları olmak üzere, bu ülke ve idealler uğruna canını feda etmiş tüm kahramanlarımızı, rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum.
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.