Tarihçi Gazeteci Yazar Muharrem Değirmenci makalesinde; “
Mustafa Bozbey en büyük rüyası Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturdu nihayetinde.
Hemen ertesi gün daha mazbatasını almadan ilk icraatı aynı Alinur Aktaş gibi Bursa ve 17 ilçesini “Gülümseyin” yazan ve kendi resmi bulunan afişlerle donatmak oldu.
Evet, Sayın Bozbey dediğiniz gibi Orhangazi gülümsemek istiyor artık.
Bilindiği gibi Bütünşehir yasası ile tüm varlıkları ve gelirleri alınan Orhangazi yıllardır üvey evlat muamelesi görmekte.
2012 yılında yürürlüğe giren 6360 sayılı büyükşehir yasası ile büyükşehirlerde kır kent ayrımı gözetilmeyerek büyükşehir belediyelerinin hizmet götürme alanı il mülki sınırını kapsayacak şekilde genişledi.
Ama yasa Orhangazi için ne yazık ki lafta kaldı.
Orhangazi’yi keşmekeşliğe sokmaktan başka bir işe yaramayan bütünşehir yasası külfetten başka bir şey olmadı.
Şimdi Orhangazi çözüm bekleyen sorunları ile “Gülümsemek” istiyor.
Öncelikle Bursa Büyükşehir Belediyesi ile gelen cadde ve sokaklarda ki geniş kaldırım saçmalığı ile meydana gelen trafik sorunu çözülmeli. Ardından otopark sorununa el atılarak alternatif otoparklar açılmalı. Mümkünse Kültürsüzlük Merkezinde ki gibi saat 20.00’de kapanan otoparklar olmamalı.
Kültür Merkezi demişken Bursa’da ki Kültür ve Sanat etkinlikleri ile dolan bir merkez olup sadece siyasi partilerin organizasyonlarına ev sahipliği yapan bir mekan olmaktan çıkartılmalı. Bursa’da ki etkinlikler Orhangazi Kültür Merkezinde de olmalı. Aynı şekilde Orhangazi Turgut Ünlü Açık Hava Tiyatrosu’da bu açıdan değerlendirilip atıl durumundan kurtarılmalı, sadece depo olarak kullanımı sona erdirilmelidir.
Bunun dışında Bursa Büyükşehir Belediyesine ait toplam 11 adet Şirketler ve Kuruluşlar mevcut. En önemlilerden ikisi ve Orhangazi halkının gündeminde olan ulaşımda BURULAŞ, gıda ve besinde de BESAŞ yer almakta. Bursa’nın 16 ilçesi bu şirketlerin nimetlerinden yararlanırken ne yazık ki Orhangazi bunda da mahrum kalmıştır. Bozbey, söz verdiği gibi bakalım hem BESAŞ’ı hem de BURULAŞ başta olmak üzere tüm Büyükşehir imkânlarından Orhangazi halkını yararlandıracak mı?
Ve bitmeyen altyapı…
İsmail Tartar’ın ilk kazmayı vurduğu gerek altyapı gerekse su şebekesi ne yazık ki sonradan gelenler tarafından tamamlanamadı. Özellikle Büyükşehir yetkisine geçen altyapı ile içme suyu çalışmalarında Alinur Aktaş ve Bekir Aydın’ın kazı alanı önünde boy boy fotoğrafları dışında bir çözüm yolu göremedi Orhangazi. Her yağmurda patlayan borular, çamur gibi akaryakıt kokulu çeşme suları Orhangazi’nin büyük sorunları halinde. Bozbey ve ekibinin Orhangazi’nin içme suyu sorunu ve tamamlanamayan altyapısına el atması elzemdir.
İznik Gölü ne yazık ki gözümüzün önünde hiçbir tedbir alınmadan yok oluyor her geçen gün. Her gün artan su seviyesinde ki azalma ile ilgili bilimsel çalışmalar yapılmalı ve yeryüzünde örneği olmayan İznik Gölü yok olmaktan kurtartılmalı. Bunun yanı sıra Türkiye’nin 5. Büyük gölü konumunda olan İznik Gölünden sportif, sosyal ve kültürel açıdan değerlendirilmelidir. Hiçbir sosyal aktivitenin olmadığı İznik Gölü Orhangazi için turizme kazandırılmayı beklemektedir.
Ve değeri bilinmeyen Ilıpınar…
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve ekibi Ilıpınar Höyüğünü ayağa kaldırarak hem Orhangazi hem de Bursa turizmine büyük katkı sağlar. Ilıpınar Höyüğünde ilk yerleşmenin günümüzden 8 bin yıl önce gerçekleştiği yapılan araştırmalarla ortaya çıkmıştır. Ve Höyüğün ilk yerleşmede dahi eksiksiz bir tarım ekonomisine sahip olduğu anlaşılmaktadır. Şimdilik, bölgede tarıma başlanılan ilk yerleşim olarak görülmektedir. Bu kader önemli bir alan toprağın altında tutulamaz ve Arkeopark gibi Açık Hava Müzesi olarak turizme kazandırılmalıdır.
Yine bu bağlamda ne yazık ki birçok tarihi eser olmasına rağmen Orhangazi’de bir müze olmaması nedeni ile çıkan yüzlerce eser çevre il ve ilçelerde depolarda çürümeye terk edilmiştir. Orhangazi Müzesi girişimleri ile bu garabete de son verilmelidir.
Orhangazi için atılması gereken en önemli adımlardan birisi de ORHANGAZİ KIRSAL TURİZM HARİTASI ÇIKARTILMALIDIR.
Orhangazi için her ortamda turizm fırsatından bahsedilir ama bir türlü adım atılmaz.
İznik gölünün %51’ine sahip olan Orhangazi’de su sporları, Samanlı ve Katırlı dağlarında Tracking ve dağ sporları birseysel imkanlarla yapılmakta. Gürle dağı, yamaç paraşütü için çok elverişli olması sebebiyle önem arz etmekte. Keramet köyünde bulunan doğal ılıca ve M.Ö. 5400 yıllarına kadar uzanan Ilıpınar kazı çalışmaları, Orhangazi turizmine alt yapı oluşturmakta.
Geç kalmadan güç olmadan ilçemiz doğal zenginliklerinin gün yüzüne çıkartılarak Orhangazi’ye kazandırılması için bireysel ve kurumsal olarak adım atmalıyız.
Orhangazi’de var olan anıt ağaçların tescil edilmesi, tarihi yapıların tescil edilip restorasyon sağlanması için yetkili ve duyarlı halkımızı hafta sonu doğaya davet ediyorum.
İznik Gölü ve çevresinin oluşturduğu eşsiz doğal güzellikler tahrip edilmeden turizme ve ilçe halkımızın istifadesine sunulmalıdır.
Nadır deresi…
Ilıpınar…
Gedelek Pınarbaşı…
Karsak Deresi…
Bayrak tepe…
Ayazma…
Dutluca Hamam Dere…
Sölöz Deresi…
Paşapınar…
Göl manzarası…
FREKN deresi…
Paşapınar kiliselikler mevkii…
Keramet Ilıcası…
Yeniköy Meşatlık ve Radar…
Yeniköy ve Çakırlı altı piknik alanları…
Hamzalı Beşpınarlar…
Hamzalı – Güneyköy arasında sıcak su havzası…
Anıt ağaçlar…
Ve daha birçok değer ilgi ve tanıtım bekliyor.
Daha fazla sanayi daha fazla göç demek, daha fazla göç daha fazla sorun demektir.
Orhangazi için turizm çok daha önem arz etmektedir.
Orhangazi ve Bursa dinamiklerinin el birliği, fikir birliği ile turizm kentine doğru hızla ilerlemeliyiz.
Gelecek için ümitliyiz.
Umarız en kısa zamanda göremediğimiz bu değerlerimizin gün yüzüne çıkarılması adına ciddi bir çalışma yapılır.
Yoksa bir kepçe darbesi ile yok edilen Kaynarca Kemerleri gibi bu değerlerimizden de yok olacak.