DÜNYAYI KADINLAR KURTARACAK!

DÜNYAYI KADINLAR KURTARACAK!

” Şuna inanmak gerekir ki şu dünyada gördüğümüz her şey kadının eseridir.”

M.Kemal ATATÜRK

Ulu önderimiz Atatürk’ün kadınlarla ilgili öngörüsüne bir kez daha tanık oldum dün akşam.

Bursa Festival günlerinin kapanış konserine katıldık dostlarla. Nilüfer Kadın Korosu, hem gözlere  görsel bir şölen sundu  hem de kulaklarımızın pasını sildi.

175 kişilk dev bir kadın korosu.

32- 78 yaş arası  kadınlardan oluşuyor. Sahnenin tümünü kaplıyor  koro . Beyazlı, kırmızılı, yeşilli, morlu , sarılı  giysiler içindeki kadınlar bir renk cümbüşü  yaratıyor. Yedi renkli gök kuşağı sanki. Renkler, desenler, tasarımlarla defileye çıkmışlar gibi.

Açık hava tiyatrosu tıklım tıklım. İğne atsan yere düşmeyecek türden. İzleyicilerin çogunluğu yine kadınlar oluşturuyor.  Sunucu, koro ile ilgili bilgiler veriyor. Sosyal projelere destek verdiklerini anlatıyor.  Dünyada nerelerde konser verdiklerini de ekliyor sözlerine.

Bu büyük koronun  şefini duyuruyor sunucu. Dr. Aysel Gürel adı geçtiğinde  bir alkış tufanı yükseliyor. Koro elemanı bir kadının tasarımı olan giysiyle tüm kadınların ilgisini çekiyor. İzleyicilerin merakını gidermek için açıklama yapıyor. Kumaşının Türk dünyasına özgü bir kumaş olduğunu, oya ve işlemelerin büyükannedinin çeyiz sandığından  çıktığını öğreniyoruz.

Korodaki  kadınların  giysileri de Türk Dünyasının giysilerini simgeliyor.Kırgız, Özbek, Kazak, Makedon vb. kadınlarına özgü  giysileriyle  kültürümüzü yansıtıyorlar.Salt Türk dünyasına özgü değil elbet giysiler.  Avrupa’lı kafınlar da unutulmamış.   Koro her dilden şarkı ve türküler söylüyor. İtalyanca, Arapça, Özbekçe, Yunanca şarkılar dinledik ilk bölümde.

İkinci bölümde Anadolu’yu  karış karış gezdik, ilmek ilmek dokuduk. Anadolu insanının acılarını; sevinçlerimi, mutlululukların yaşadık birlikte. Doğu’nun insanı ile çile çektik, Karadeniz türlüleri ile hamsi balığı gibi kıpır kıpır olduk. Ege türküleri ile toprağa diz vurduk.Akdeniz türküleri ile coştuk. Marmara bölgesinin türküledi ile oyuna kaldık.

Ne ararsanız vardı bu konserde. Türkülerin yanında dans da vardı, zeybek de . Karadeniz ile horona kalktık, Ege ile zeybek oynadık, Güney Doğu ile halay çektik. Söyledik , oynadık, eğlendik.

Açık havadaki tüm izleyeciler de  şarkı ve türkülere eşlik edince bir başka coşku yansıdı her köşeye.  Ellerindeki telefonlarla görsel bir şölen oluştu.  Şef Aysel Gürel’in izleyicilerle kurduğu iletişim de bu coşkuyu kat be kat artırdı.

Şuna bir kez daha ranık oldum. Kadının elinin değdiği her şey ve her yer güzelleşiyor. El attıkları her alana değer katıyorlar, güzellik katıyorlar, anlam katıyorlsr. İncelik, güzellik, estetik, görsellik… Ne varsa kafınlarda var.

Bir de siyasete el atsalar  diye geçirdim içimden. Ülkemiz ve dünyamız ne güzel, ne denli yaşanır olurdu.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?