İnsanlık, ortaya çıkışından bu yana kendini anlatmak istemiştir. Bunun için çok değişik yöntemler ve teknikler kullanmıştır. Duyguların, düşüncelerin, tasarımların dışa vurumudur sanat. Yaratıcılıktır, güzellik üretmektir. Resimle, şiirle, müzikle , heykelle dile getirmiştir duygu ve düşüncelerini. Bunlardan en eskisi Resim sanatıdır.

Güzel sanatların bir koludur Resim. Herhangi bir yüzey üzerine renkler ve çizgilerle yapılan bir anlatım tekniğidir. Varlıkların, doğa görünüşlerinin boya ve kalemle bez ya da kağıtlara çizme işidir. İlk çağlarda mağaraların duvarlarına, mermerlere işlenmiştir. O günden bu yana önemini ve değerini hiç yitirmemiştir.

Bugün Tayyare Kültür Merkezi’nde bir resim sergisi açılışı vardı. Böylesine güzel bir etkinliği kaçırmak istemezdim elbet.

Serginin adı Renklerin Dili : Van. Bir resim sergisi. Duygular, düşünceler, özlemler, doğal ve tarihsel güzellikler renklerle anlatılmış. Van’ın kültürel varlıkları, doğal güzellikleri, mutfağı, kahvaltısı, gelenekleri çizgilerde, boyalarda dile gelmiş.

Sergiyi açan Mustafa Akbaş. Van’lı bir ressam. Sergide yaklaşık yetmiş tablo yer almış. Sergide yer alan resimlerin tümü Van ile ilgili. Van tarihi, Van Kültürü, Van mutfağı, Van güzellikleri …. Van lalesi ile Taş Evleri bambaşka bir ilgi çekiyor.

Unutulduğunu sanmayın. Van deyince elbet ilk usumuza gelen iki önemli varlık vardır: Biri Van Gölü ise öbürü de eşi benzeri bulunmayan Van Kedisi’dir . Van Gölü, Vanlı’larca Van Denizi olarak adlandırılıyor.

Resimlerde canlı renkler kullanılmış. O nedenle canlılar , gerçekmiş gibi algılanıyor. Kedileri kucağınıza alıp sevmek geçiyor içinizden. Van Gölü ise kendine çağırıyor sergiyi gezenleri. Maviliğinde ruhlarınızı dinlendirmek, sahilinde güneşlenmek isteği sarıp sarmalıyor sizleri.

Sanat güzelliktir. Sanat paylaşmaktır. Ben de bu akşam güzellikleri paylaştım dostlarımla.

Renkler ve çizgilerle Van’ ı tanımak istiyorsanız bu sergiyi kaçırmayın derim.