“Üstüm başım kan içinde kalmıştı. Üzerimize devrilen masaların altından güçlükle doğruldum, cam ve tabak kırıntılarını ezerek kapının bulunduğunu tahmin ettiğim yere doğru ilerledim. Çığlıklar ve inlemeler arasında kendimi dışarı attım. ‘İran füzesi.’ dediler. Al Rasheed Oteli’nin bodrum katındaki meyhanesinde kafa çekmek yerine bahçesindeki çayhanesinde demli çay içmeye gitmiş olsaydım şimdi hayatta olmayacaktım. Şoka girmişim herhalde, ‘Alkol öldürür derler, benim hayatımı kurtardı.’ dediğimi hatırlıyorum.”
Bu kitapta okuyacaklarınızın hiçbiri “öylesine” değil…
Bir yaşam ve sohbet gurmesinin keskin zekâsına, engin yaşam deneyimine ve alaycı kalemine yaslanan eşsiz bir anlatı yolculuğu…
“Hesabı getiren garsona ‘Karakol nerede?’ diye sordum. ‘Ne yapacaksınız karakolu?’ ‘Ne mi yapacağım, soyuldum diye şikâyet edeceğim.”
Reha Tanör, hukuk, iktisat ve finans kitaplarından sonra bu kez de yaşama ve gastronomiye dair lezzetli sohbetleriyle karşımızda…
“Gördüklerimi, göremediklerimi, yaşadıklarımı, yaşayamadıklarımı, düşündüklerimi, düşünemediklerimi Bodrum’dan Londra’ya, Capri’den Tokyo’ya kadar dolaşarak anlattım. Hani ‘Yediğin, içtiğin senin olsun, gördüklerini anlat!’ derler ya, ben hepsini birden anlatıverdim.
Maksat sohbet olsun.”
Reha Tanör’ün Yazardan Direkt Yayınevi tarafından yayımlanan, www.heryerdekitap.com ile pek çok mecrada keşfedebileceğiniz bu sohbet sofrasına davetlisiniz. “Levrek buğulama da istemeyin ama…”