Kumla ismini yöreye 15. yy’da yerleşen Türk denizcileri Kumru kardeşlerden almış. Büyüğü şimdiki Büyük Kumla’ya küçüğü ise Küçük Kumla’ya yerleşmiş, ancak korsanlardan korunmak amacıyla esas yerleşim yeri olarak sahilden 3 km uzaklıkta bir alanı tercih etmişler ve zeytincilikle uğraşmışlar.

Birçok önemli uygarlığa şahitlik eden Kumla, M.Ö. 1400’lü yıllardan itibaren yerleşim olarak tercih edilmiş. Sırasıyla Mısırlılar, Argonlar, Balkanlardan göç edenler Frigyalılar, Lidyalılar, Makedonyalılar, Bitinyanlar, Romalılar, Bizanslıların hakimiyetine giren Kumla, Kara Timur Taş Paşa ve Akça Koca tarafından Osmanlı topraklarına katılmış.

Kumla, zeytinciliği ve yağ üretimine dayanan ekonomisi ile Osmanlı Dönemi boyunca gelişmiş ve zenginleşmiş. Yunan işgali sırasında yağmalanıp, yıkılan köyü, halk 2 seneliğine terk ederek, İstanbul Selimiye Kışlası’na göç etmişler ve işgal bittikten sonra köye geriye dönmüşler. Yazların sıcak ve kurak, kışların ise ılık ve yağışlı geçtiği Akdeniz ikliminin hüküm sürdüğü Kumla’da ekonomi tarım ve turizme dayanır.

En fazla yetiştirilen tarım ürünü olan zeytinin yanı sıra meyve ve sebze de yetiştirir yöre halkı. En popüler dönemini 80’li, 90’lı yıllarda yaşamış olan Küçük Kumla’daki yaşam, 17 Ağustos Marmara depreminden sonra dinginleşmiş, ancak son yıllarda yeniden gelişen turizm Kumla’yı olumlu yönde etkilemiş. Yazlıklar, otel ve pansiyonlar, alışveriş ve eğlence mekanları sayesinde önce çevre ilçe ve illerin dikkatini çekmiş, sonraları ise başta İstanbul olmak üzere ülkemizin hemen her yöresinden tatil severi ağırlamaya başlamış.

Tarihinde bu kadar olaya tanıklık eden Kumla’ya vefa Kumla halkından geldi.

Çok kısa bir süre içinde sosyal medya da kurdukları Kumla Sevdalıları sayfası her geçen gün büyüyerek Kumla Sevdalıları gönüllü grubunu oluşturdu. Bu sevdalı grubu belli aralıklarla bir araya gelerek Kumla’nın dertlerini problemlerini dile getirmeye başladılar.

Dün akşam yapılan toplantıda artık seslerinin daha iyi duyurulması için Dernkleşmeye gideceklerini dile getiren grup sözcüsü Aycan Parklak Uzun; “Nüfusun Kışın 6 bin civarında olan yazın 150 bini geçen bu yerde Kumla’yı, Kumla yapan güzelliklere, tarihine ve doğasına sahip çıkmak .Yaşanan sorunların zamanında ve yerinde müdahalesini sağlamak, sadece yazın değil kışında rahatlıkla oturulacak konuma gelmesi için ellerinden geleni yapacağız. İlk icraat olarak ta Kumla halkının hizmetine bir Kütüphane kurarak başlayacağız. Son olarak sözlerimi Marmara’nın Bodrum’u niye olmasın.” Dedi.